• E-Posta
  • Yazdır

Her Ayın 15`i Artık Esnaf Günü


 

İSTANBUL - Şekerbank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Göktan, ``Gece gündüz çalışan esnafımızın kapısı hep açık kalsın diye bugünden itibaren tüm kamuoyuna bir çağrıda bulunuyoruz; `yarın mahallenizin esnafından alışveriş yapın` diyoruz. 60. yılımız boyunca her ayın 15`inde bu çağrımızı yineleyeceğiz. Her ayın 15`ini `Esnafın Günü` ilan ediyoruz`` dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı himayesinde, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu`nun (TESK) desteğiyle Şekerbank`ın hazırladığı ``Kapımız Esnafa Açık`` projesinin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, 1953 yılında Anadolu`da binlerce üreticinin, girişimcinin küçük birikimleriyle kurulmuş bir banka olarak 60 yıldır ``Anadolu Bankacılığı``nın lider ismi olduklarını dile getirdi. Bankacılık hizmetlerinden yeterince faydalanamayan kesimlere ulaştıklarını dile getiren Göktan, ``Sadece metropollerde değil Anadolu`daki il ve ilçelerde de aktif olduk. Yalnızca büyük firmalara değil, esnafımıza, küçük işletmelere de elimizi uzattık. Tüm faaliyetlerimizin ortak paydası toplumsal ve sürdürülebilir bir kalkınmayı desteklemek oldu`` diye konuştu.

-BANKACILIĞIN AMACI SADECE KAR ETMEK DEĞİLDİR`
Göktan, şunları kaydetti:``Günümüzde bankacılığın misyonu sadece kar etmek değil, sosyal sorumluluk anlayışını iş süreçlerine uygulayarak ve tüm paydaşlara değer katarak büyümektir. Bunu sağlamanın olmazsa olmaz koşulu da sahaya yakın olarak yerel ihtiyaçları gözetmek ve tabana yaygın bankacılık yapmaktır. 70 il, 90 merkez dışı ilçeye yayılmış şube ağımızla ve Şekerbank`ın en güçlü yanını oluşturan bu özelliklerle 60. yılımızda ilk projemizi, bizler için her zaman ayrı bir öneme sahip olmuş esnafımıza özel olarak gerçekleştirmek istedik. Geride bıraktığımız 10 yıllık dönemde küresel ekonomi liginde benzersiz bir ilerleme kaydeden ülkemizin, 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birine sahip olması hepimizin en büyük temennisidir. Bu çok önemli hedefe ulaşmak, toplumun tüm kesimlerine yayılan ortak bir seferberlikle ve bizi biz yapan toplumsal güçlerimize sahip çıkarak, dayanışma ruhunun sağlanması ile mümkündür. Bunun için kaynakların herkes için ulaşılabilir hale getirilmesi açısından bankacılık hizmetlerinden faydalanan tabanın genişletilmesi önem kazanmaktadır.``

-``HER AYIN 15`İ ESNAFIN GÜNÜ``-
Göktan, Şekerbank olarak üstlerine düşen görevi yerine getirerek 60 yıldır beraber yürüdükleri esnafın yanında olmak için ``Kapımız Esnafa Açık`` projesini gerçekleştirdiklerini belirterek, şöyle devam etti: ``Kısaca `Açık` adıyla tanımlayabileceğimiz bu proje, bireylerden kurumlara toplumun tüm kesimlerini içine alan, esnafımız için oluşturulmuş bir platformdur. Kültürümüzde ve toplumsal değerlerin devamlılığında esnafın rolü büyüktür. Bir mahalleyi mahalle yapan, gece gündüz çalışarak sokağımıza o sıcaklığı, hareketliliği veren esnaftır. İşte onların kapısı hep açık kalsın diye bugünden itibaren tüm kamuoyuna bir çağrıda bulunuyoruz;  `yarın mahallenizin esnafından alışveriş yapın` diyoruz. 60. yılımız boyunca her ayın 15`inde bu çağrımızı yineleyeceğiz. Her ayın 15`ini `Esnafın Günü` ilan ediyoruz. Yıl boyunca bütün enerjimizle, saha ekiplerimizle bu misyonu yerine getirmeye ve esnafımıza, dolayısıyla ülkemiz ekonomisine destek olacağız.``

-`ESNAFA YENİ KOLAYLIKLAR GETİRECEĞİZ`
Göktan, esnafın kapısı hep açık kalsın diye ``Açık`` platformunun ayrıntılarını şöyle anlattı: ``Yıl boyunca `her ayın 15`i Esnafın Günü` ne özel iletişim ve saha tanıtım çalışmaları yürüteceğiz. Yine bu kapsamda esnafın toplumsal hayatımızdaki, milli kültürümüzdeki rolüne vurgu yapan bir reklam filmi bu akşam yayına giriyor. Esnafın kapısı hep açık kalsın diye biz de Şekerbank olarak kapımızı esnafımıza açacağız. Önümüzdeki aylarda bu platform içinde esnafın işlerini kolaylaştıracak, onları teknolojiye ve değişime açacak yeni ürünler sunacağız. Bakanlığımızın koordinasyonuyla esnafımızın uluslararası standartta hizmet verebilmesi için farklı projeler geliştireceğiz. Hedefimiz, ülkemiz ekonomisi için hayati önem taşıyan esnafın en yüksek faydayı sağlamasıdır. Bunun için amacımız, bu projeyi bir toplumsal hareket haline getirerek geniş katılımlı bir platform olarak büyütmektir. `Açık` platformu kapsamında esnafın farklı paydaşları arasındaki ilişki ve sağlanan toplam fayda geliştikçe beraberinde bu hareketin de dalga dalga yayılacağına yürekten inanıyorum.``

-``KONFEDERASYON OLARAK DESTEKLİYORUZ`-
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken de 1953`te sadece şeker pancarı üreticisinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere yola çıkan Şekerbank`ın, bugün ekonominin temel taşı esnaf ve sanatkarlara hizmet etmek için de gönüllü olmasının mutluluk verici olduğunu belirterek, ``Esnaf ve sanatkarlarımızın finansal ihtiyaçlarını karşılayarak, dükkanlarının kapısının açık kalmasını hedefleyen bu projeye biz de Konfederasyon olarak destek veriyoruz`` dedi.

Toplantıda verilen bilgiye göre, ``Kapımız Esnafa Açık`` projesiyle kamu, özel sektör, STK, tüketiciler ve esnafın aynı platformda buluşturulması hedefleniyor. Proje kapsamında, esnafı değişime, teknolojiye ve yeniliğe açacak yeni ürünler sunularak, işbirlikleri gerçekleştirilecek. Şekerbank, 60. yılı boyunca her ayın 15`inde ``Esnafın Gününe`` özel saha tanıtım aktiviteleri ve iletişim çalışmaları yapacak.

-YAZICI -`PERAKENDE SEKTÖRÜNÜ DÜZENLEYEN YASA GÜNDEMİMİZDE`
Toplantıda konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise, `Esnafla ilgili her toplantıda perakende sektörünün düzenlenmesine ilişkin alanın gündeme geliyor. Bu konu bizim gündemimizde. Bu konuda birkaç tasarı hazırlanmış, Meclis`e sevk edilmiş. Biz o tasarılardan yararlandık ve çalışmamız sürüyor. Programımıza göre bu sene içerisinde Bakanlar Kurulu`na oradan da Meclis`e taşıyacağız. Bu alan çözülmeye muhtaç bir alandır`` dedi.

-``ESNAFIN OMUZLARINDAKİ YÜKÜ HAFİFLETMEK GÖREVİMİZ`-
Yazıcı, esnaf ve sanatkarları destekleyen her projenin kendileri için önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ``Esnaf ve sanatkarlarımız; sermayeleri kısıtlı olan ve alın teri, göz nuru ile iktisadi hayatın içinde yer alan büyük bir kesimdir. Ekonomimizin can damarı onlardır. Esnaf ve sanatkarımızın alın terinin, emeğinin kıymetini gayet iyi bilen bir hükümetiz. Dünya, çok hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşıyor. Dünya değiştikçe, insanların tercihleri, alışkanlıkları da değişmektedir. Dünyanın bu hızlı değişimine karşı durmak mümkün değildir. Hedefimiz, bu değişimi yönetmek ve bu değişimden güç kazanmaktır. Toplumumuzun bel kemiğini oluşturan esnaf ve sanatkarlarımızın omuzlarındaki yükü hafifletmeyi en önemli görevlerimizden biri olarak kabul ediyoruz. Anadolu`daki esnaf ve sanatkarlarımız, toplumsal değerlerin önemli bir taşıyıcısıdır. Geleneksel değerlerimizin farkına varmak ve yaşatmak toplumsal barış ve düzen içinde çok önemli bir role sahiptir. Bu güzel geleneklerimizin esnaf ve sanatkarlarımızla birlikte yaşaması için tüm desteği veriyoruz. Bugüne kadar Anadolu`da Ahilik geleneklerini yaşatan ve sürdüren de yine Anadolu esnafı olmuştur. Yaklaşık bin yıllık geçmişiyle Ahilik; kardeşlik, birlik, beraberlik gibi değerleri özünde toplayan ticaret ile ahlakı buluşturan bir hayat felsefesidir`` diye konuştu.

-`GELENEKSEL MESLEKLERİ YAŞATACAĞIZ`
-Bakan Hayati Yazıcı toplantıda, esnaf ve sanatkarların geleneksel meslekleri de sürdürdüğünü belirterek, ``Bu geleneksel meslekler aslında son birkaç yıldır bilhassa Batı ülkelerinde son derece dikkat çeken bir mevzudur. Usta-çırak ilişkisiyle devam eden geleneksel meslekler kaybolduktan sonra bunları tekrar kurmak mümkün değil, onların yaşamasını ve devam etmesini sağlamak bizim sorumluluğumuz`` diye konuştu.

-`ÇOCUKKEN BEĞENMEDİĞİMİZ ÜRÜNLER ŞİMDİ ORGANİK OLDU`
Birkaç yıl sonra farklı üretilen, yerel unsurlar taşıyan her şeyin çok daha kıymetli olacağını ifade eden Bakan Yazıcı, şunları kaydetti: ``Biz çocukken köy yumurtasının, yufka ekmeğin ya da yöresel ekmeklerin hiçbir kıymeti yoktu. Çarşıda satılan ve çiftliklerde üretilen yumurta daha pahalıydı. Fırınlardan alınan `beyaz ekmek` kıymetliydi. Bugün ise `organik` denilen köy yumurtasına, tam buğday unu denilen siyah ekmeğe diğerlerinin 3-4 misli para ödüyoruz. Çok yakın bir gelecekte yöresel değerlerini koruyan ve yerel özelliklerde üretim yapan esnaf ve sanatkarlarımızın ürettikleri ürünler de bugünkünden en az birkaç kat daha kıymetli olacaktır. Bu nedenle usta-çırak ilişkisi içinde öğrenilen mesleklerimizi yaşatmak ve sürdürmek hem o mesleği yapanlar, hem de ülkemiz için `değer` oluşturacaktır. 2012 yılı içinde Gelir Vergisi Kanunu`nda yapılan değişiklikle, kaybolmaya yüz tutmuş meslekleri korumak ve ihyasını sağlamak amacıyla, bu mesleklerin vergiden muaf olarak desteklendiği bir sistem oluşturduk. Çalışan, değer üreten, esnaf ve sanatkarlarımıza destek olan herkesle işbirliği, güç birliği yapmaya hazırız. Kapımız sonuna kadar açık.``

-``ESNAF VE SANATKARA İLİŞKİN POLİTİKALAR 8 MİLYONU ETKİLİYOR`
Hükümet olarak esnaf ve sanatkarları destekleyen tedbirler aldıklarını, yeni projeler hazırladıklarını anlatan Bakan Yazıcı, şunları dile getirdi: ``Bu sene yapacağımız Esnaf ve Sanatkârlar Şurası`nda sorunları ve tedbirleri masaya yatırıp görüşeceğiz. Bu Şura`ya çok önem veriyoruz. Hazırlıkları yapılıyor. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası Yönetmeliği`ni yenileyerek 29 Haziran 2012 tarihinde yürürlüğe koyduk. Şura, esnaf ve sanatkarlara ilişkin mevzuat ve politikaların katılımcı bir anlayışla oluşturulmasını, esnaf ve sanatkarlarımızın ihtiyaç ve beklentilerini Bakanlığımıza en üst düzeyde aktarılmasını sağlayacaktır. Ülkemizde, 2 milyon 7 bin 265 esnaf ve sanatkarımıza ait 2 milyon 143 bin 546 işletme bulunmaktadır. Bu işletmelerin yüzde 10`unu kadın esnaf ve sanatkarlarımız çalıştırmaktadır. 2 milyonu aşkın işletmede çalışanlar ve aileleri de dahil edildiğinde esnaf ve sanatkarlarımıza yönelik hizmet ve politikalarımız, yaklaşık 8 milyonluk bir kesimi etkilemektedir.``