• E-Posta
  • Yazdır

TESK ` DEN KAMUOYUNA DUYURU



Sağlıklı bir toplum için halkın yeterli ve güvenilir gıdayla beslenmesi ile bitki ve hayvan sağlığının korunması büyük önem taşır. Bunun sağlanabilmesi için hem Devletin ilgili kurumlarına ve özellikle gıda üreten işyerlerinin bağlı olduğu meslek kuruluşlarına önemli görevler düştüğü ortadadır. 
Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca hazırlanarak TBMM`ye gönderilen  " Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu Tasarısı Taslağı " nın gerekçesinde; Devletin ve bu alanda faaliyet gösterenlerin sorumluluklarını tespit etmek ve üzerine düşen görevleri yerine getirmesi, haksız rekabetin önlenmesi ile üretici ve tüketici menfaatlerinin korunmasının amaçlandığı, aynı zamanda söz konusu tasarı ile AB`nin bu alandaki müktesebatına uyum sağlanmasının hedeflendiği belirtilmektedir.

Ülkemizdeki 52 bin gıda maddesi üreticisi ile 400 bin satış ve toplu tüketim işyerinin büyük çoğunluğu, küçük ve orta ölçekli işletmedir. Ülke gerçekleri, halkın gıda alışkanlıkları, tarımsal üretim profili işletme yapısının KOBİ ağırlıklı olmasını gerektirmektedir. Bu işletmelerin önemli bir bölümünü de esnaf ve sanatkar işletmeleri oluşturmaktadır.
Tasarı gündeme geldiğinden beri bazı meslek grupları tarafından, Tasarının sorumlu yöneticilik uygulamasını mikro ölçekli işletmeler üzerinden kaldıran maddelerine şiddetli bir muhalefet gösterilmekte, mikro ölçekli işletmeler sorumlu yönetici istihdam etmezse ülkede toplu zehirlenme ve ölüm vakaları yaşanacağı beyan edilerek, milletvekilleri faks yağmuruna tutulmakta ve yanlış bilgilerle kamuoyu yanıltılmak istenmektedir.

Peki bu gerçekten de böyle midir?

 
1-Bazı meslek gruplarınca Türkiye`de gıda terörü olduğu, o yüzden Avrupa Birliği`nde zorunlu olmayan sorumlu yöneticiliğin ülkemizde zorunlu olması gerektiği, basında ve görsel medyada bu konudaki kötü örneklerin sık sık yer aldığı dikkate alınarak bu uygulamanın devam ettirilmesinin zorunlu olduğu belirtilmektedir. Halen uygulamada olan mevzuat gereği zaten bütün gıda üreten işletmelerde sorumlu yönetici istihdam edilmektedir. Medyada yer alan sağlıksız üretim yapan işletmelerde, sorumlu yönetici olarak mühendisler çalışmaktadır. Eğer bu işletmeler kayıt dışı olarak merdiven altında üretim yapan işletmeler ise, bu işletmeler ile mücadele etmenin yolu sorumlu yönetici istihdam zorunluluğu değil, etkin denetimdir. Bu işletmeler haksız rekabet ortamı yarattığı için esnafın da en büyük sorunlarından biridir.

 
2-Gıda üretimi ile ilgili meslek dallarında faaliyet göstermek, işyeri açabilmek için mesleki eğitim almış olmak gerekmektedir. 4-5 yıl süren bu eğitimin önemli bir bölümünü zaten üretim teknikleri ve hijyen oluşturmaktadır. Her önüne gelen bu alanda işyeri açamamaktadır. Açanlar da zaten bu işi bilmektedir

.
3-Gıda üreten işyerleri rutin olarak Tarım ve Köyişleri Bakanlığı yetkilileri tarafından denetlenmektedir. Kurallara uymayanlara çok ağır cezai müeyyideler (para cezası, işyeri kapatma vb.) uygulanmaktadır. Dolayısıyla bu alanda isteyenin istediği gibi üretim yaptığı, hiçbir kuralın olmadığı, sorumlu yönetici olmazsa bu işletmelerin sağlıksız gıda üreteceği iddiası doğru değildir.


4-Sorumlu yöneticilik uygulaması kalkarsa binlerce mühendisin işsiz kalacağı iddia edilmektedir. Mevcut uygulamada gıda üreten ve 60 beygir gücünün üzerinde motor gücü bulunan veya 10 ve üzerinde işçi çalıştıran iş yerlerinde en az lisans düzeyinde eğitim almış kişiler sorumlu yönetici olarak istihdam edilmektedir. Bunlar dışında kalan işletmelerde ise azami 5 işyeri için tek bir mühendis istihdam edilmektedir. Tasarıda 30 beygir gücünün üzerinde motor gücü bulunan veya 10 ve üzerinde işçi çalıştıran iş yerlerinde en az lisans düzeyinde eğitim almış kişiler sorumlu yönetici olarak istihdam edilecektir. Buna göre 30 ila 60 beygir gücü arasında kalan ve 10`dan fazla çalışanı olan işletmelerde, mevcut durumda 5 işletme bir mühendis istihdam ediyor iken, Tasarı ile artık her bir işletme bir mühendis istihdam edecektir. Bu yönüyle bakıldığında işsiz kalacak mühendis sayısının söylendiği boyutta olmayacağı açıkça görülmektedir.

 
5-Türkiye bir tarım ülkesidir ve özellikle zirai alanlarda mühendislere düşen önemli görevler bulunmaktadır. Ülke tarım ve hayvancılığının gelişmesinde son derece önemli bir işlevi bulunan bu alandaki mühendislerin birkaç kişinin çalıştığı mikro işletmelerde tam gün istihdam edilmeleri gereksizdir ve bu yönüyle büyük bir israftır. Kaldı ki yıllarca eğitim almış olan bu mühendislere de haksızlıktır.


6-Sorumlu yöneticilik uygulaması ile bazı meslek mensuplarına işletmelerin üzerinden yıllarca zorunlu istihdam alanı yaratılmıştır. Ama uygulamada bunun hiçbir yararı olmamıştır.

  
7-Çok geniş bir alanı kapsayan ve içinde pek çok düzenleme olan Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı,  Gıda ve Yem Kanunu Tasarısı Taslağı hakkında bazı meslek mensuplarının sadece sorumlu yöneticiliği ön plana çıkarmaları göstermektedir ki, asıl sorun bu meslek gruplarının kendileri için istihdam alanı yaratma kavgalarıdır.

 
8-Esnaf ve sanatkarlar ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Zanaatkarlığını kullanarak üretim yapan ve kendi yemediğini müşterisine yedirmeyen esnaf ve sanatkarlarımızın sorumlu yönetici istihdam etmesi sahip olduğu ekonomik güç ile mümkün değildir.

 
Sonuç olarak; sağlıklı ve güvenilir gıda üretimi; üreticinin ve tüketicinin bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve kamu kurumlarının etkin denetimi ile sağlanabilir.  TESK olarak bilgilendirici ve yol gösterici denetimlerin her zaman yanındayız.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.